Genetik geçiş nedeniyle Gece körlüğü olanları erken yaşlarda tespit edilip yaşam tarzı değişikliği ve sülük tedavisi ile görme keskinliği artmaktadır. Gece görme kusuru belirli bir minimum gücün altındaki uyaranları algı merkezlerine iletememesinin bir sonucu oluşmaktadır.
Sağlıklı bireyde fizyolojik mekanizmanın loş ışıkta tatmin edici bir şekilde çalışabilmesi için kendini ayarlaması zaman alacağı sadece bilinmelidir. Göze giren radyant enerji akışı yüksek ve düşük aydınlatma seviyelerinde seçici olarak yerine getirmesi gereken görevler çok farklıdır. Gözlerini yüksek yoğunlukta ışığa maruz bırakılırsa adaptasyon süresi uzar.
Genetik geçişli olanlarda dahi beslenme ve dijital ekran çok önemli bir etken, vücudumuza giren kimyasal ilaçlar, hazır gıda içindeki katkı maddeleri insan vücudundaki zayıf çalışan dokularda birikir. Dijital ekran başında güneş ışığından yoksun iç mekânlarda hareketsiz yaşam hastalığın ilerlemesini daha çok arttıracaktır. Bu hastalarda gece görüşünü sağlamakta görevli hücrelerin zayıf çalışması nedeniyle insan vücuduna yabancı, yani doğal olmayan her şey retina tabakalarında birikir.
Hastalara uyguladığımız yaşam tarzı değişimi ve sülük tedavisi ile vücuda giren yabancı maddeleri azaltmakta, sülük uygulaması ile bizzat görme tabakamızda biriken kimyasal katkı maddeleri temizleme sonucu hücre fonksiyonlarında artış olmaktadır.
Eğer erken yaşta tespit edilirse, bu uygulamalar ile hastaların görme kaybını durdurduğumuz gibi görme düzeylerini arttırabilmekteyiz.
Gıda olarak özellikle yüksek oranda karotenoidler içeren yeşil gıdalar, turuncu ve sarı meyve ve sebzeler tüketmemiz ile hücrelerde mavi ışığın oluşturduğu zararlardan korunmuş olacaktır.
Yu-Ping ve arkadaşları bilimsel çalışmalarında bu gıdaların göz hastalıklarının önlenmesindeki mekanizmasını; fiziksel mavi ışık filtreleme özelliklerinden ve lokal antioksidan aktivitelerinden kaynaklandığını belirtmişlerdir.
Yine Berson ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada, beslenme tedavisinin, bu koşulların bir kısmının seyrini değiştirmede etkili olduğu kanıtlanmıştır.
Genetik temeli olan hastalıklarda beslenme modifikasyonunun terapötik yararı özellikle ilgi çekici olduğunu belirtmiştir. Yapılan çalışmalar ve gözlemlerimin sonucunda karotenoidlerin güçlü mavi ışık filtrelemeleri aktivitesi ve antioksidan özelliğinden dolayı görme tabakamızdaki hücreleri daha fazla hasar görmesini engellediği belirtilmiştir.
Son zamanlarda karotenoidlerin görme tabakamızda mavi ışığın etkisinden koruyucu olduğu net olarak anlaşılmaktadır, Ancak dijital ekran mavi ışığın gece körlüğüne nasıl olumsuz etkisi olduğu belirtilmemiştir. Gün ışığı içindeki mavi ışık gözün merceğine, görme tabakasına zararlı etkisi varken yapay bir mavi ışığın etkisi yoktur diyemeyiz. Gece körlüğü olan hastaların yaşam tarzı değişikliği ve sülük tedavisi ile başarılı bir hayat sürmeleri sağlanabilir.
Değişim tedavinin anahtarıdır.