Gündem

Hatay tarihi Koleksiyonunu TTK’ya bağışladı…

Hatay'ın yakın tarihi konusunda Türkiye'nin en geniş arşivlerinden birine sahip İskenderun.org yazarlarından aynı zamanda Kent tarihçisi Fahreddin Osmanca, deprem enkazından kurtarabildiği koleksiyonunu Türk Tarih Kurumuna bağışladı.

Hatay Vakıflar Bölge Müdürlüğünde deprem öncesi görev yapan Fahreddin Osmanca, on üç medeniyete ev sahipliği yapan kadim kentin tarihi hakkında kitap yazmaya karar verdi. Osmanca yeterli belgeye ulaşamayınca arayışa girdi ve şehre dair küçük parçaları satın almaya başlayarak koleksiyonerliğe ilk adımını attı. On yılda, aralarında Hatay Devlet Başkanı Tayfur Ata Sökmen'in ziyaretlerine ilişkin fotoğraflar, yirmi yıl esaret altında kaldığı, ana vatana katılmadan önceki ilk harita, Hatayspor'un ilk maçı gibi 300'den fazla tarihi belge, gazete, kartpostala sahip oldu.

Yüzyılın felaketine neden olan 6 Şubat depremlerinde yıkılan evinin enkazından, gözü gibi baktığı ve sakladığı koleksiyonunun ancak yarısını kurtaran Fahreddin Osmanca, tarihe ışık tutan belgelerini bir kez daha kaybetmemek ve gelecek kuşaklara aktarabilmek adına elindeki fotoğraf, harita, dergi ve belgelerden oluşan koleksiyonu Türk Tarih Kurumuna bağışladı.

Araştırmalarına önce İskenderun'la başlayan, sonrasında Antakya ve Hatay hakkındaki verileri aradığını ifade eden Fahreddin Osmanca aldıklarının bir-iki derken kendini evin içine sığamayacak zenginliğin içinde bulduğunu belirterek “Bir merakla çıktığım bu yolculukla şehrin arşiv ihtiyacını giderebilecek noktaya ulaştım. Evim adeta müzeye dönüş, koleksiyonunu korumak için özel mobilya yaptırmak zorunda kalmıştım” dedi.

On yıllık çabayla oluşturduğu Koleksiyonunu kaybetmemek için Türk Tarih Kurumuna bağışlayan Fahreddin Osmanca, "Büyük önder Atatürk'ün 'Hatay benim şahsi meselem' dediği şehir, benim de şahsi meselem oldu. Üzerime düşeni yapmaya çalışıyorum. Hatay'ın eski haline döndürülmesinde bu belgelerin yardımcı olmasını, bir gün tekrar toprağına dönüp müzede sergilenmesini isterim. Hayalim bir gün Hatay'daki herkesin hasretini dindireceği bir müzenin kurulmasıdır. Türk Tarih Kurumu arşivlerinde kendi ismimin ve koleksiyonumun da yer alacak olması bir kent tarihçisi olarak benim için gerçek onurdur" diye konuştu.