Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezinde Avrupa Baptist Kiliseleri Genel Sekreteri Alan Donaldson ve Protestan Baptist Kiliseleri Derneği Adana Şubesi üyeleri ile depremde hayatını kaybeden Antakya Yahudi Cemaatinin Başkanı Şaul Cenudioğlu’nun kardeşi Azur Cenudioğlu ile bir araya geldi.
Adana'da faaliyet gösteren ve Hatay'a da defalarca deprem yardımı getirmek için gelen Türkiye Baptist Kiliseleri Derneği Adana dernek temsilciliği ile Vaftiz Kiliseleri Vakfı üyeleri, kendi faaliyetleri hakkında bilgi verirken, bundan sonra yapılabilecek yardımlar ve acil ihtiyaçlar hakkında Başkan Savaş’tan bilgi aldı.
Protestan Baptist Kiliseleri Derneği Adana Şubesi Başkanı Meryem Çakmak görüşmede, Vaftiz Kiliseleri Vakfı Başkanı Ertan Çevik’in de yardım için yeni talepler doğrultusunda çalışmalara başlayacağını belirtti.
ANTAKYA’DA KALAN SON YAHUDİ…
Hatay’da binlerce kişinin ölümüne neden olan deprem felaketinde yaşamını yitiren Antakya Yahudi Cemaati Başkanı Şaul Cenudioğlu’nun kardeşi Azur Cenudioğlu, eşiyle birlikte hayatını kaybeden abisinin, genel yaş ortalaması 60-70 civarında olan ve 16-17 kişiden oluşan Antakya Yahudi toplumunu ayakta tutmak için uğraş verdiğini hatırlattı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş’a Antakya’da kalan son Yahudi’nin kendisi olduğunu da aktaran Azur Cenudioğlu “Depremle birlikte topluluk son buldu. Milattan önce 300’den bugüne kadar buradaydık, Antakya’nın önemi bizim için bambaşkaydı” dedi.
İLK KİLİSE İLK CAMİ BURADA İNŞA EDİLDİ
Görüşmede farklı din ve etnik kökene mensup insanların yaşadığı Hatay'ın renkli yapısını, birliğini, beraberliğini ve kardeşlik bağının altını çizen HBB Başkanı Savaş da “Depremin ilk anından itibaren enkaz altına kalanlar ile yardım çalışmalarına katılan insanlar birbirlerine dinini ırkını sormadı. Tek amaç yardımlaşma ve dayanışmaydı. Hatay’da binlerce yıldır insanlar komşusuna arkadaşına dinini sormadan huzur içinde yaşadı, birbirlerinin dini bayramlarını kutladı. Antakya öyle bir yer ki, ilk kilise ilk cami burada inşa edildi. Hatta Müslümanlar ilk camilerine Antakya’da Hristiyanlığı kabul eden ilk kişi olan Habib-i Neccar’ın adını verdi. Yahudi toplumu da Antakya’nın bir parçası, buranın güzelliği farklı dinlere inanan bizlerin birlikte yaşamasından kaynaklanıyor. Yahudi cemaatinin bu nedenle mutlaka burada olması gerekiyor. Bunun için de ne yapılması gerekiyorsa elimizden geldiğince yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın” şeklinde konuştu.