Türkiye’de özellikle ‘şiddet, istismar, kadın cinayetleri ve intihar’ olayları ile ilgili yapılan haberlere dikkat çeken Psikolog Saygılı, bu olaylarla ilgili yapılan haberlerin ‘dramatikleştirilmeden’, ‘yorum katılmadan’ net haliyle verilmesi gerektiğine işaret etti.
İskenderun Gazeteciler Cemiyeti Basın Merkezi’nde üye basın mensuplarıyla bir araya gelen Gülşen Saygılı, medyanın aynı anda çok fazla kişiye ulaşabildiğini fakat bunun yönetilmesinin de bağlam olarak zorlaştığına değinerek, internet haberciliği üzerinde durdu.
Daha hassas olan konular olduğunu ifade eden Saygılı; “Şiddet, İstismar, Kadın Cinayetleri ve İntihar olayları haber haline getirirken iki şey çok önemli. Şu anda dijital ayak izi denen bir şey var, yani bundan 10 yıl sonra o dijital ayak izi devam edecek. O travmayı yaşamış ve hayatta kalan insanın karşısına o haber çıkabilir, bu birincisi. İkincisi, hassas konularda haber içeriği oluştururken duyarlılığınız ne kadar? Bir intiharı, popüler hale mi getiriyoruz yoksa intihar olgusunu mu haberleştiriyoruz? Genç kızın intihar etmesi mi burada önemli, neden intihar ettiği mi önemli? Duyarlı davranmak çok önemli” dedi.
Aslında intihar haberlerinin hiç yapılmamasından yana olduğuna vurgu yapan Psikolog Gülşen Saygılı “Yapılacaksa da net bir şekilde yapılmalı, dramatikleştirilmeden, özendirici ifadeler kullanmadan. Bir kadın cinayeti haberinde ‘aldatılan koca şiddeti’ denmemeli. Kadın ölmüş ona sorma şansınız yok, aldatılıp aldatılmadığını bilemezseniz. Failin ifadelerine göre haber yapılmamalı. Aldatılan, cinnet geçiren, iflas eden koca şiddeti gibi ifadeler o cinayeti meşrulaştırmaya yönelik gibi algılanmaktadır. Oysa ki ortada bir cinayet vardır ve bu net olarak bir suçtur. Şiddet gören, katledilen bir kadının görüntüsü kullanılmamalı. Bir istismar olayında olayı yumuşatıcı ifadeler kullanılmamalı ve iddialar üzerine haber yapılmamalı, net bilgiler kullanılmalı” şeklinde konuştu.
Konferansın oldukça verimli geçtiğini söyleyen İGC Başkanı Diyap Atar da, Psikolog Gülşen Saygılı’ya teşekkür etti.