Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Av.Suzan Şahin, üniversite yerleştirme sonuçlarına göre üniversitelerdeki doluluk oranının 98’e ulaştığını, bu yıl yaklaşık 850 bin öğrencinin daha üniversiteyi kazanmasıyla birlikte Türkiye’de üniversite öğrenci sayısının 9 milyona yaklaştığını belirterek, “Üniversite ve öğrenci sayısındaki hızlı artışla birlikte üniversite öğrencilerinin en önemli sorunlarının başında barınma gelmektedir. İşsizlik, enflasyon, zamlar ve hayat pahalılığının giderek daha artmasıyla birlikte ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşulların önceki yıllara göre daha da kötüleşmesi birçok aileyi çocuklarının barınma masraflarının karşılanması konusunda büyük sıkıntıya sokmaktadır. 2021 yılı verilerine göre devlet yurtlarının kapasitesi 695 bin 834 iken yurt sayısı sadece 773’tür. Kredi Yurtlar Kurumu’na bağlı yurtların öğrenciye oranı ise 18,2 gibi sınırlı bir düzeydedir. Ayrıca 2020 yılı Sayıştay raporunda yurtların hizmetlerinin kötü olduğuna dikkat çekilirken, 781 adet yurt bulunduğu ifade edilmiş ve 781 yurttan 169’unun kullanıma elverişsiz olduğu ifade edilmiştir. Aradan geçen 2 yıla rağmen tek bir çivi çakılmamış, yurt ve yatak kapasiteleri artırılmamıştır” ifadelerini kullandı.
KASAPDOĞLU’NA SORU ÖNERGESİ
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun cevaplaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi veren CHP’li Şahin, ‘‘Geçtiğimiz yıl, eylem yaparak sıkıntılarına dikkat çeken öğrencilerin sorunları bu yıl daha da artmıştır. Her yıl on binlerce öğrencinin barınma konusundaki sorunları çözülmediği gibi her geçen yıl daha da artmaktadır. 2022 yılı itibarıyla Kredi ve Yurtlar Kurumu’na ait yurtların 80’e yakın zamlanması sonucunda yurt fiyatları 500-800 TL’ye çıkmıştır. Bununla birlikte devlet tarafından sunulan yurt hizmetinin niteliksiz olduğu, yurtların kapasitelerinin bu yıl 800 binin üzerine çıkarıldığı Gençlik ve Spor Bakanı tarafından dile getirilmiştir. Ancak birçok ilde kapasite artırımı için bazalar yerine ranzalar getirildiği ve odalardaki çalışma masalarının da alan yetersizliği nedeniyle çıkartılarak öğrencilerin yurtlardaki yaşam alanları daraltılarak çözüm üretme çabası içerisine girilirken, birçok öğrenci de devlet yurtlarına kapasite yetersizliği nedeniyle yerleştirilememektedir. Kendilerine devlet yurtlarında yer bulamayan öğrenciler ise fiyatları 20 bin ile 120 bin TL’yi bulan özel yurtlara mahkum olmakta, kiralık ev fiyatları ise illere göre değişmekle birlikte 8 bin ile 15 bin aralığındadır. Bu kiralarda olan evlerin de nitelikleri düşük olmakla birlikte okulla mesafelerinin uzak olması nedeniyle ulaşım gibi unsurları da arttırmaktadır. Ev kiraları başta büyükşehirler olmak üzere birçok ilde asgari ücret düzeyine yaklaşmakta ya da bunun çok üzerine çıkmaktadır. Geçmiş yıllarda da sıkça örneğini gördüğümüz üzere bu koşullar altında birçok öğrenci barınamadığı için okullarını bırakmak zorunda kalmaktadır. Bu durum hem sosyal huzurun bozulmasına hem de öğrencilerin Anayasamızda da belirtilen en temel hakkı olan eğitim hakkından mahrum kalmaların neden olmaktadır.
CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin’in, Gençlik ve Spor Bakanına yönelttiği sorular ise şu şekilde;
2012-2022 yılları arasında devlet yurtlarına başvuran öğrenci sayısı nedir? Bu öğrencilerin kaçı yurtlara yerleştirilebilmiştir?
2021-2022 öğretim döneminde KYK yurtlarına başvurup da yerleştirilemeyen öğrenci sayısı nedir?
Devlet yurduna başvurduğu halde kontenjan yetersizliği gibi sebeplerle yerleştirilemeyen, işsizlik ve hayat pahalılığı karşısında maddi olarak zorlanan ailelere ve onların çocuklarına eğitim hakkından yararlanabilmeleri için barınma desteği sağlanacak mıdır? Öğrencilere konaklama desteği konusunda bir çalışmanız var mıdır? Var ise nedir?
Bakanlık görevine geldiğiniz tarih olan 9 Temmuz 2018 tarihinde Türkiye’deki yurt sayısı ve yatak kapasitesi ne kadardı?
Eylül 2022 itibariyle Türkiye’de hangi ilde kaç tane öğrenci yurdu bulunmaktadır? Bu yurtların kapasitesi nedir? Bunların kaçı devlet yurdu, kaçı özel yurttur?
Devlet yurtlarının olanakları öğrencilerin barınmaları için yeterli midir? Hijyen koşulları açısından herhangi bir denetim yapılmakta mıdır?
Bazı öğrenciler tarafından yurtların eski dönemlerde olduğu gibi ranza sistemine döndüğü iddiası basına ve sosyal medyada yer almıştır. Bu iddialar doğru mudur? Bu durum, yeni yerleşecek öğrencileri mağdur etmemek adına mevcut yurt kapasitelerini ranza sistemiyle artırarak mevcut kalan öğrencileri mağdur etmek anlamına gelmemekte midir?
Yeni yapılması planlanan yurtlar var mıdır? Bu yurtların yapımı konusunda son durum nedir?
Üniversite ve öğrenci sayısındaki artışa uygun yurt planlaması yapılmakta mıdır?
Bakanlığınız öğrencilerin yurt sorununu çözmek için hangi çalışmaları yürütmektedir?
Toplam yatak kapasiteniz içerisinde Bakanlık/Genel Müdürlük kontenjanı vb. adlandırmaları adı altında ayırdığınız yatak sayısının si nedir? Bu kontenjandan yararlanan öğrenciler hangi kriterlere göre belirlenmektedir?
Neden merkezi yerleştirme değil de kontenjanla yerleştirme yoluna gidilmektedir?
Neden ilçelerdeki öğrenci sayısının çok üzerinde kapasiteye sahip yurtlar inşa edilmekte, kiralanmaktadır? Merkezde sıra bekleyen öğrenciler göz önüne alındığında ilçe yurtlarının bütçeleri neden merkez yurtlarına aktarılmamaktadır?