İçerisinde yumurta bulunan eriştenin, aynı zamanda protein kaynağı olduğunu da ifade eden Gülşen Önal şunları aktardı: “Erişte aslında daha ziyade İç Anadolu’da yapılan bir yemeğimiz. İçinde yumurta, un ve su var, başka hiçbir şey koymuyoruz. Yumurtayı elimizden geldiğince bol koyuyoruz, daha lezzetli ve daha proteinli olması açısından. Biraz sert bir hamur yoğurup daha sonra hamurumuzu açıyoruz yufkalar halinde. Açmış olduğumuz yufkaları şeritler halinde kesip küçük küçük dilimleyerek eriştemizi oluşturuyoruz. Eriştemizi kuruttuktan sonra mantı gibi pişirerek, mercimekli erişte yemeğinde kullanıyoruz, ıspanakla karıştırıp pişirebiliyoruz. Şu an yapmış olduğumuz sade eriştemiz. Domatesli, ıspanaklı, havuçlu erişteler de yapıyoruz. İnsanların beğenisi ve talepleri doğrultusunda eriştelerimizi hazırlıyoruz…”
Sade erişte kullanımını daha fazla olduğu için daha çok tercih edildiğini aktaran Önal “Çocuklara değişik renkli olması açısından diğer çeşitlerimizi de tercih ediyorlar. Örneğin ıspanaklı eriştemizi hazırlarken, direk ıspanağın yapraklarını kullanıyoruz, püre haline getirip hamurumuzun içine katıyoruz, rengi yeşil oluyor, ıspanağın tadını da alıyorsunuz. Erişteyi, domatesli suda kaynattıktan sonra üzerine bir tereyağı gezdirip sonra hafifçe bir peynirle renklendirdiğiniz zaman çok lezzetli bir yemek oluyor. Şehir dışından da talepler oluyor, oralara da gönderiyoruz” diye konuştu.
Amaçlarından da söz eden Önal; “Kooperatifimizin kurmamızdaki amacımız, bayanların evde oturmak yerine ufak da olsa bir şeyler yapıp, aile bütçelerine katkıda bulunmalarını sağlamak” dedi.