Ağrı
Nasıl oluşur?
Ne anlama gelir?
Ağrıyı anlamak için hastalık ve sağlık nedir yeniden tanımlayalım
Hastalık, insan varlığını oluşturan elementlerin ve güçlerin, bireysel hayatınızda fıtratınızın yıkıcı ilkesine uygun olarak, bir veya daha fazla varoluş düzleminde anormal veya uyumsuz titreşimidir.
Sağlık, insan varlığını oluşturan elementlerin ve güçlerin, bireysel hayatta fıtratınızın yapıcı ilkesine uygun olarak, fiziksel, zihinsel, ahlaki ve ruhsal varoluş düzlemlerinde normal ve uyumlu titreşimidir.
İnsanoğlu bu çağa kadar, bireysel sorumluluklarını yerine getiriyordu. İlaçlaştırma çağı ile birlikte insanlar bireysel sorumluluklarının olmadığına ikna edildi. Bu çağ tedavi adı altında iki ayrı yöntem oluşturuldu. Biri mücadeleci, diğeri ise koruyucu yöntem idi. Koruyucu yöntem tamamen yerini ilaca bıraktı.
Mücadeleci yöntem; akut veya kronik hastalıklar tamamen gelişene kadar beklemektedir. Semptomlar açığa çıkınca daha çok ilaçlar, cerrahi operasyonlar ve hastalığın hastalıklı ürünleri olan serumlar, antitoksinler, aşılar vb. yoluyla onları bastırmaktır. Yine bu yöntem Mücadele adı altında, hastalıkla hastalık, zehirle zehir ve mikroplarla mikrop ve mikrop ürünleriyle savaşır. Hastalığı ve mikrobu bir düşman gibi algılamakta ve algılatmayı başarmıştır. İnsanoğlu kendini bir makine gibi görmeye başlamıştır.
Anestezikleri keşfedenler, insanlığa en büyük hayırseverler arasında sayılırlar çünkü eter, kloroform, kokain ve benzeri sinir felci yapan maddelerin insan acısını büyük ölçüde azalttığına inanırlar. Ancak bunun doğruluğu şüphelidir ve birlikte değerlendirelim. Anestezikler, ameliyatı teknik olarak kolaylaştırdı ve doğrudan kesiklerden kaynaklanan ağrıyı ortadan kaldırdı. Beyin bu anestezik maddeler ile beden arasındaki bağlantı tamamen kesilir. Beyninizin sizin vücudunuzda yapılan işlemden hiç haberi olmadı. Uyandığınızda beyin hiçbir işlem yapılmamış gibi algılar. İşte bu sistemin yörüngeden çıkmasını sebep olur. Ağrı kesiciler de böyledir. Ağrıyı hissetmenizi beyin sağlar ve beyin oranın tadilat ve tamiratına başlamıştır. Aldığınız bir ağrı kesici ile beyini devre dışı bırakırsınız.
Şifa, varlığın fiziksel, zihinsel, ahlaki ve ruhsal düzlemlerinde yaradılışa uygun yapıcı ilkeyle uyumlu bir insan inşa sistemidir.
Vücudunuzdaki yapıcı ilke, inşa eden, iyileştiren ve onaran, her zaman mükemmel tipin oluşmasını sağlayandır. Vücuttaki etkinliği yapıcı olarak belirlenen ve doğa'daki yıkıcı ilkeye karşı çıkan ilkedir.
Bir örnek verelim: Parmakların sıcak bir demirle yakın temas ettiğini varsayalım. Parmak uçlarındaki hücreler "yanma" ağrısı hisseder. Bu his, anında "afferent" (alıcılar) sinirler aracılığıyla beyindeki veya omurilikteki sinir merkezlerine iletilir. Bu sıkıntı çağrısına yanıt olarak, emir geri gelir.
Örneğin, hücre aç, susuz, üşümüş veya ağrı çekiyorsa, bu hisleri beyin veya omurilikteki "karargahlara" iletir ve oradan hücrenin ihtiyaçlarını karşılamak için gereken talimatlar, sinir uyarıları şeklinde dolaşımı, besin ve ısı tedarikini, korunma araçlarını vb. kontrol eden merkezlere gönderilir.
Acı çekenler! Bilsin ki kendinize acı çektiriyorsunuz. Başka kimse sizi zorlamıyor.
Ağrı bir uyarıdır, kötü bir şey değildir. İlaçlaştırma sistemi ağrıyı bir düşman gibi görüp, yapıcı ilkeyi bozmaktadır. Eğer ağrı çıkık bir kemikten, yabancı bir cisimden veya herhangi bir organ veya bölgede hastalıklı madde ve zehirlerin lokal birikiminden kaynaklanıyorsa, ağrıyı kalıcı olarak gidermeyeceği açıktır. Tüm bu durumlarda, ağrının azalması veya kaybolması için tahrişin lokal nedeninin ortadan kaldırılması gerekir.
Ağrı size bir mesaj getirmişti. Siz mesaj getireni dövmeye kalkıyorsunuz. Çünkü ağrının dilini bilmiyoruz. Ağrı varsa yanlış yaptığın bir şey var.
Düşün, yanlışı bul ve geri dön! Diyor olabilir mi?
Siz ağrı kesici aldığınızda, beden olarak ağrıyı hissetmiyorsunuz, ama bu sefer ruhunuza eziyet oluyor.
Bir önceki ağrının kendini anlattığı şiir tekrar okuyun şimdi her şey biraz daha anlamlı olabilir.