Alerjik astım, nefes darlığı, kuru öksürük veya hırıltılı solunum belirtileriyle ortaya çıkıyor. Hastanın yaşam kalitesini düşürüyor. Bahar aylarının gelmesiyle çoğalan polenler, alerjik astımı tetikleyebiliyor.İSTANBUL (İGFA) - Özellikle bahar aylarında ortaya çıkan polanler alerjik astımı olanlarda çeşitli belirtiler gösteiyor. 

Alerjik astım hastalığında çevresel olduğu kadar genetik faktörler de rol oynuyor.

Uz. Dr. Banu Altoparlak, alerjik astım ile ilgili bilgi verdi.

Alerjik astımı tetikleyen bazı genetik faktörler arasında sıralayan Uz. Dr. Altoparlak, Ailede daha önce astım veya alerjik astım öyküsünün olması, Bebeklik veya çocukluk döneminde solunum yollarını etkileyen ağır hastalıklar geçirmek,  Bebeklik veya çocukluk döneminde alerjen maddelere yoğun şekilde maruz kalmak, Sigara içilen ortamlarda dumana maruz kalmak ve Erken doğumla dünyaya gelmek bu faktörlerden bazıları olduğunu kaydetti.

Hava ve çevre kirliliği KOAH riskini artırıyor Hava ve çevre kirliliği KOAH riskini artırıyor

ALERJİK ASTIM TEDAVİSİ ERTELENMEMELİ

Alerjik astım kronik bir hastalıktır ve tedavide en önemli konu hastanın rahatsız olduğu ortamlardan uzak durması gerektiğine dikkati çeken Altoparlak, "Bu rahatsızlığın tanısında hastanın öyküsü önemlidir. Öksürük ataklarının sıklığı, ailede astım varlığı ve alerjinin gösterdiği belirtiler belirlenmelidir. Alerjik astım krizlerinin kurtarıcı ilaçları bulunmaktadır. Ağızdan alınan veya nefesten çekilen ilaçlar, belirtileri azaltabilmektedir. Tedavinin ertelenmemesi hastanın yaşam konforu için önemli olmaktadır. Özellikle polen alerjisi olanların bahar aylarında ilaçlarını kullanması alerjik astım belirtilerini azaltmaktadır" dedi.

Uz. Dr. Altoparlak, bahar aylarında polenlerin en yoğun olduğu zamanlar 05.00 ile 10.00 arası olduğunu belirterek, bu zamanlarda açık havada uzun sürede bulunulmaması ve spor yapılmamasının alerjik astım hastaları için önemli olduğunu söyledi.

Kaynak: igf