Sohbetin Konusu İskenderun Sohbetin Konusu İskenderun

Dokuz Eylül Üniversitesi’nin (DEÜ) Tınaztepe Yerleşkesi’ndeki Elektronik Malzemeler Üretim ve Uygulama Merkezi (EMUM) bünyesinde, savunma, havacılık ve uzay sanayi alanlarında mühendislik faaliyetlerini sürdüren Selçuk Bayraktar İnce Film Laboratuvarı, Türkiye’nin milli hedefleri doğrultusunda kritik roller üstlenmeye hazırlanıyor.İZMİR (İGFA) - Fen ve mühendislik alanlarındaki yetkinliğiyle Türkiye’nin saygın bilim markalarından birisi olan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), bünyesindeki Elektronik Malzemeler Üretim ve Uygulama Merkezi (EMUM) ‘Selçuk Bayraktar İnce Film Laboratuvarı’ ile savunma sanayinde kritik roller üstlenmeye hazırlanıyor.

DEÜ’nün mühendislik uygulamalarına yönelik eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetlerinin yürütüldüğü Laboratuvar, aynı zamanda sektörel ihtiyaçlar doğrultusunda yüksek teknolojili ürün geliştirme, üretilen prototiplerin endüstriye kazandırılması ve inovatifçalışmalarıyla dikkat çekiyor.

Merkezin, katma değeri yüksek ürünlerle yerli üretimi destekleyerek dışa bağımlılığı azaltacak misyonlar üstlendiğini belirten DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, EMUM Selçuk Bayraktar İnce Film Laboratuvarı’nın, Türkiye’nin milli hedefleri kapsamında savunma, havacılık ve uzay sanayisinde önemli sorumluluklar üstlenmeye hazır hale getirildiğini belirtti. Rektör Hotar, “Daima İnsana yatırım yapan Kurumumuz, yetiştirdiği mühendisleri ile milli savunma sanayinde yer alan firmalara insan kaynağı noktasında rehberlik etmekte; bu alandaki teknolojik atılımlarıyla ülkemizin her bir ferdinin yüzünü gururla gökyüzüne çevirebileceği buluşlara imza atmaktadır. EMUM Selçuk Bayraktar İnce Film Laboratuvarımız da bu atılımların hayata geçeceği önemli merkezlerimizden biridir” dedi.

DEÜ’nün ulusal savunma politikalarını destekleyecek bilimsel araştırmalara tarihi sorumluluklarla yaklaştığını belirten Rektör Prof. Dr. Hotar, bünyesinde 11 farklı laboratuvar barındıran Elektronik Malzemeler Üretim ve Uygulama Merkezi'nin eğitim ve araştırma faaliyetlerinin yanı sıra savunma, havacılık ve uzay sanayindeki sektörel ihtiyaçlar doğrultusunda ürün geliştirme çalışmaları yürüttüğünü söyledi.

Türkiye'nin kırmızı çizgisi olan ve ‘milli güvenlik’ kavramına karşılık gelen havacılık ve uzay teknolojileri, bu alana gönül veren gençlerin, girişimcilerin, firmaların ve üniversitelerin omuzlarında yükselmesi gerektiğien vurgu yapan Prof. Dr. Hotar, "AR-GE faaliyetlerine, inovasyon gerektiren bilimsel çalışmalara katkı sunmak, ticari ve kişisel bir beklenti değil; milli bir görevdir. Dolasıyla milli ve manevi değerlerimize bağlı kurumumuz da ulusal savunma politikalarını bu perspektifte değerlendirmektedir" dedi.

SELÇUK BAYRAKTAR’IN İSMİ VERİLDİ

Rektör Hotar, İnce Film Laboratuvarlarına Selçuk Bayraktar’ın isminin verilmesinin nedenlerini de açıkladı.

“Sayın Selçuk Bayraktar, ortaya koyduğu üretim ve projelerle milli savunma sanayinin gelişmesinde, güçlenmesinde ve bugünlere gelmesinde kritik rol oynayan bir isim" diyen Hotar, "Türkiye’nin Milli Teknoloji Hamlesi’nin ve Türkiye Yüzyılı’nın emektarı. Elbette bu konuda hepimize öncülük eden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çizdiği vizyonu takip eden de birisi olarak hem Baykar bünyesinde yürüttüğü çalışmalar hem de dünyanın en büyük teknoloji organizasyonlarından olan Teknofest ile araştırmacı ve girişimci gençlerin en önemli rol modellerinden birisi… Dolayısıyla Sayın Selçuk Bayraktar'ın isminin Laboratuvarımıza verilmesini uygun gördük. Kendisininbirimimize sunduğu değerli katkılar, DEÜ olarak motivasyonumuzu daha da artırıyor. Bu sayede bizler de Türkiye Yüzyılı hedeflerimize daha yüksek ölçeklerde katkı sunmak için araştırmalarımıza hız verecek, öncü çalışmalarımızı ülkemizin milli üretimine kazandıracağız” diye konuştu.

Bu arada Selçuk Bayraktar’ın Dokuz Eylül Üniversitesi’ni ziyaretinde kendi adını taşıyan İnce Film Laboratuvarına bağışta bulunduğunu ifade eden Rektör Hotar, “Sayın Selçuk Bayraktar’ın Laboratuvarımıza yaptığı değerlibağışlarlamerkezimiz envanterine iki önemli cihaz daha eklendi. Bunlardan biri olan ultraviyole görünür bölge diffüz yansıma spektrofotometresi; ince filmlerin, katı ve sıvı numunelerin değişken dalga boylarında optik özelliklerinin belirlenmesini sağlayacak. Bu özellikleri sayesinde kimya, biyoloji, elektronik, malzeme ve nano bilimlerde çalışmalar yapmaya olanak verecek. Bir diğer cihaz olan atomik kuvvet mikroskobu ise ince filmlerin ve malzemelerin yüzeylerinin üç boyutlu haritalarının çıkarılması, yüzey pürüzlülüklerinin belirlenmesi gibi amaçlarla kullanılacak ve biyoloji, sağlık, malzeme bilimi ile birçok mühendislik alanındaki araştırmalarımıza katkı sunacaktır. Bu son cihazlarla merkezimizin başarısını daha da artıracağına inanıyoruz” dedi.

Kaynak: igf