Yerel yönetimlerin toplumsal barışa katkılarına dikkat çeken Savaş, “Yaklaşık 12 yıldır Suriyelilerle aynı ortamı paylaşıyoruz. Yerel yönetimler olarak düzensiz ve hızlı göçün yarattığı olumsuzluklarla mücadele ediyoruz. Kayıtlı 450-550 bin ama kayıtlı olmayanlarla birlikte ülkemizdeki büyükşehirler arasında düzensiz göçten en fazla etkilenen şehiriz. Bizimle birlikte Gaziantep, Şanlıurfa, Kilis, Adana gibi şehirler de bu göçten olumsuz etkilendi. Göç ve beraberinde getirdiği komplikasyonlar bundan sonra AB ile daha çok görüşülecek” dedi.

 

“MADDİ VE MANEVİ ÇOK YORULDUK”

Düzensiz ve hızlı göçlerin belediyeleri zor durumda bıraktığını belirten Savaş, “Şehirlerimizdeki hızlı nüfus artışı daha fazla atık tesisi, yol, park, istihdam alanı gibi ihtiyaçları beraberinde getirdi. Tarım, turizm ve ticarette de daha fazla alan açma ihtiyacı doğurdu. Sorunları gidermeye çalışırken toplumdaki huzuru sağlamak için çaba harcadık. Ortak yaşam kültürünü tesis etmek için gayret gösterdik. Haliyle bunları yaparken maddi ve manevi olarak çok yorulduk” diye konuştu.

 

YENİ GÖÇLERE DİKKAT!

Savaş, Orta Doğu, Kafkaslar, Kuzey Afrika gibi bölgelerdeki totaliter rejimlerin, küresel ısınmanın, iklim ve gıda krizlerinin de yakın gelecekte yeni göçleri tetikleyeceğine dikkat çekerek “Birleşmiş Milletler raporuna göre 2050 yılına kadar 200 milyondan fazla insan bu sebeplerden dolayı göç edecek. Siyasi krizlerin yanında iklim ve gıda krizleri de göç dalgalarını arttıracak. Dünyada kartlar yeniden dağıtılacak. Herkes en iyi kartı çekmek için bekleyecek. Türkiye olarak biz de bu sürece hazırlıklı olmalıyız. Suriye savaşıyla başlayan göç dalgasında bugüne kadar merkezi hükümet ve yerel yönetimler birbirinden ayrı hareket etti. BM, AB, merkezi hükümet ve yerel yönetimler gibi konuyla alakalı tüm paydaşlar birlikte hareket etmesi gerekir. Konu milli bir zeminde ele alınmalı. Göç ve beraberinde getirdiği sorunları tek bir partinin çözmesi mümkün değil. Böylesine önemli bir sorunu ortak akılla çözüme kavuşturmalıyız. İktidarı ile muhalefeti ile ortak bir masada buluşarak konunun ele alması gerekiyor. Ortak kanaatle 20 yıllık güzergâhımızı belirlemeliyiz” şeklinde konuştu.  

Ülkü Ocakları'ndan Belen’de Kavurma Etkinliği… Ülkü Ocakları'ndan Belen’de Kavurma Etkinliği…

Editör: TE Bilisim