8 Mart 1857 de eşit işe eşit ücret şiarıyla kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesinin ilk adımı atıldığını, 1975 yılında ise Birleşmiş Milletler tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak kabul edildiğini belirten İskenderun Kadın Platformu adına Belgin Ayrancı Kartal, Kadınlar günü açıklamasını yaptı.
Kartal, her yıl olduğu gibi hayatlarımız, haklarımız, özgürlüklerimiz üzerinden pazarlık yapanlara inat, yine alanlarda tek ses olarak “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz!” diyoruz diyerek, şöyle konuştu:
“ İstanbul Sözleşmesi'nden hukuksuzca çıkan iktidar, kadınların şiddet karşısında güvencesi olan 6284 Sayılı Kanunu, kadın ve kız çocuklarının en büyük hukuksal güvencesi olan Medeni Yasada yer alan kadınların lehine maddeleri hedefine koyup yanına tarikat ve cemaatleri de alarak, mücadeleyle elde ettiğimiz haklarımızı gasp etmeye devam ediyor. Erken çocuk yaşta zorla evliliklere, esnek ve güvencesiz iş koşullarına, tacize, şiddete, eğitim hakkımızı elimizden alanlara “Aile değil kadınız!” diyoruz.
Kadını kamusal alandan, güvenceli çalışma yaşamından çeken; onu eve hapseden düzenlemelere “aile yılı” diyen siyasi iktidar toplumsal cinsiyet eşitliği arasındaki uçurumu derinleştiriyor. Kadını birey olarak görmeyen, aile içinde toplumsal cinsiyet rollerine hapsedip kamusal alandan uzaklaştırmaya, kadınların emeğini ve kimliğini görünmez kılmaya çalışan siyasi iktidar; kabul görmek için taleplerini kredilerle cilalıyor. Yoksulluk kadının eseri olmadığı için bedelini de biz kadınlar ödemeyeceğiz. Kadınların eşit yurttaşlığını sorgulatan, emek sömürüsünü derinleştiren bu düzene, siyasal İslam üzerinden, eğitim üzerinden itaat ve kabul üretilmesine izin vermeyeceğiz.
Aile yılı ilan edilen 2025 de “Aile değil kadınız” “diyerek yaşam alanlarımıza, işimize, ev içi emeğimize, haklarımıza, kimliğimize ve bedenimize sahip çıkacağız. Bireysel ve ekonomik anlamda, özgürlük alanlarımızın kısıtlanmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Newyork tekstil işçilerinin yaktığı ateşi eşit, özgür, laik bir toplum inşa edene kadar yakmaya devam edeceğiz. Yaşasın 8 Mart! Yaşasın kadın dayanışması! “