Güvercinli Parkta bir araya gelerek konu ile ilgili açıklamalarda bulunan eğitim emekçileri, söz konusu tasarının gerek biçimi, gerekse sınırlı içeriği açısından bir meslek kanunu olmaktan çok uzak olduğunu savundular. Sendika üyeleri adına konuşan Eğitim Sen İskenderun Şube Başkanı Mustafa Ünsal, kanun tasarısında özel okullar ve kurslarda çalışan öğretmenlerin ekonomik ve sosyal haklarına ilişkin hiçbir düzenleme olmamasının önemli bir eksiklik olduğunu ifade etti.
Ünsal, ülkede bulunan bütün meslek kanunları, kamu özel ayrımı yapmaksızın ilgili mesleğe ilişkin düzenlemeler içerirken, Öğretmenlik Meslek Kanunu tasarısının sadece kamuda çalışan öğretmenlere yönelik sınırlı düzenlemeler içermesinin kabul edilemez olduğunu kaydetti.
Öğretmenlik mesleği gibi 18 milyona yakın öğrencinin eğitim hakkını yaşama geçirme ve bir milyona yakın öğretmenin ekonomik, sosyal ve mesleki haklarını 13 maddelik bir kanun metni ile düzenlemenin, öğretmenlik mesleğine ne kadar değer verildiğini gösterdiğinin altını çizen Ünsal “Eğitim sisteminin en önemli unsurlarından birisi olan öğretmenlik mesleği gibi önemli bir konunun birkaç kanun maddesi üzerinden büyük ölçüde statü farklılaşması ve maaş artışına indirgenmesi doğru bir uygulama değildir. Aynı işi yapan öğretmenlerin uzman öğretmen, başöğretmen gibi statü farklılıkları üzerinden ayrıştırılması, hatta kendi içinde bölünmesi işyerinde çalışma barışının bozulmasına neden olacak, eğitim sistemi bu durumdan kaçınılmaz olarak olumsuz etkilenecektir. Yapılması gereken öğretmenleri statülerine göre sınırlandırıp, birbirine rakip haline getirmek değil, öğretmenler arasında halen var olan sözleşmeli, kadrolu, ücretli öğretmen ayrımlarına son veren ve kadrolu çalışmayı esas alan düzenlemeler yapmaktır” diye konuştu.
Tasarıda aday öğretmenlere yönelik adaylık sınavının kaldırılmasının bir müjde olarak sunulduğuna dikkat çeken Ünsal “Sınavın işlevinin Adaylık Değerlendirme Komisyonu’na devredilmesi, aday öğretmenlerin iş güvencesine yönelik büyük bir tehdit anlamını taşımaktadır. Bu düzenleme ile atamalarda yoğun olarak gündeme gelen mülakat-torpil uygulamalarının yeniden gündeme gelmesi, arşiv taraması ve güvenlik soruşturması gibi uygulamalar üzerinden yeni mağduriyetlerin ortaya çıkması kaçınılmaz olacaktır. Eğitim Sen olarak bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi beklenen Öğretmenlik Meslek Kanunu Tasarısı ile ilgili olarak, eğitim alanında örgütlü bütün sendikalara, sendikalı ya da sendikasız tüm eğitim emekçilerine ortak tepki göstermek adına çağrıda bulunuyoruz. Bugün bizleri farklı statüler üzerinden bölmek isteyenlere karşı birlikte hareket etmezsek, hiçbir meslektaşımızın onaylamadığı bu düzenlemeyi geri çektiremezsek, yarın daha büyük saldırıların hedefi olmamız kaçınılmaz olacaktır” şeklinde konuştu.
Eğitim emekçilerinin bilgisi ve önerileri dışında hazırlanan, onların temel haklarını ve taleplerini içermeyen Öğretmenlik Meslek Kanunu Tasarısı derhal geri çekilmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Ünsal “Bir meslek kanunu hazırlanacaksa “Öğretmenlerin Statüsü Tavsiye Kararı” temel alınmalı, sadece öğretmenlerin değil tüm eğitim emekçilerin hakları ve taleplerini güvence alına alan yeni bir düzenleme yapılmalıdır” dedi.