Birçok ilde Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) binaları önünde, İskenderun’da da Eğitim Sen Şubesi tarafından yapılan eylemde Güvercinli Parkta toplanan sendika üyeleri, CHP İlçe Başkanı Av. Hüseyin Derin, birçok STK temsilcisi “Yoksulluğa ve sefalet girdabına teslim olmayacağız” mesajı verdi.
TÜİK VERİLERİNE TEPKİ
Eylemde yapılan açıklamada, Eğitim Sen Şube Başkanı Mustafa Ünsal TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranlarının gerçeği yansıtmadığına dikkat çekildi. TÜİK’in Aralık ayı için %1,03, yıllık enflasyon için %44,38 oranlarını açıkladığı belirtilerek, bu verilerin, çalışanların maaş zamlarında temel alındığı için milyonlarca kamu emekçisinin, emeklinin, işçinin ve asgari ücretlinin mağdur edildiği vurgulandı.
Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu'nun (ENAG) verilerine göre ise yıllık enflasyonun %83,40 olduğu ifade eden Ünsal, ENAG ve TÜİK arasındaki büyük fark, TÜİK'in “Ali Cengiz oyunları” yaptığı iddialarını güçlendirdiğini savundu.
ZAM YAĞMURU VE
ADALETSİZ MAAŞ ARTIŞLARI
Temel tüketim ürünlerinden KDV ve ÖTV’ye kadar her alanda %60’ları aşan zamların yapıldığını, buna karşın kamu emekçilerine ve emeklilere yalnızca %6 maaş artışı öngörüldüğünü ifade eden Şube Başkanı Mustafa Ünsal, “Vergi ve harçlara Ocak ayından itibaren %44 zam yapılırken, KDV %81, ÖTV %51 arttırılmıştır. Gelir vergisi adaletsizliği nedeniyle bordroluların yükü %79 artmıştır. Kiralarda yıllık artış oranı %58,51 olarak belirlenmiş, bu oran hayat pahalılığını daha da artırmıştır. En düşük emekli maaşı yalnızca 1.969 TL artışla 14.469 TL’ye çıkacak. Kamu emekçilerinin maaş artışları ise %6 enflasyon farkıyla sınırlı kalacaktır” diye konuştu.
“HAKKIMIZI ALACAĞIZ!”
TÜİK’in açıklamalarına dayanarak iktidar sözcülerinin yaptığı “enflasyonu düşürdük” açıklamalarını eleştiren Mustafa Ünsal, “Gerçekte işçi, memur ve emeklinin cebinden çalınan para gün geçtikçe arttı. Ülkenin kaynakları adil bir şekilde dağıtılsa sefalet yerine refah içinde yaşayabiliriz. Ancak mevcut düzen, sermayeye, yandaşa ve rantçılara çalışıyor. Hak mücadelesi için birlik ve dayanışma çağrısında bulunuyoruz. Ya hep birlikte kaybetmeye devam edeceğiz ya da birleşerek kazanacağız. İnsanca yaşayacak ücret, güvenceli iş ve güvenli bir gelecek için omuz omuza mücadele etmeliyiz. Hak verilmez, mücadele ile alınır!”